Huysuzlukkrizleri genellikle 18 ay ile 3 yaş arasında yoğun bir şekilde yaşanır, 5- 6 yaş gibi de artık gitgide azalmaya başlar. Huysuzluk Krizleri Hakkında Bilinmesi Gereken Gerçekler Huysuzluk krizlerinde en rahatlıkla görülen duygu öfke olsa da, panik ya da hayal kırıklığı gibi başka duygular da krizlere eşlik eder.
Çocuklardaağlama krizleri nasıl yönetilmeli Uzman Klinik Psikoloğu Mustafa Arı, okul öncesi dönemde çocuklarda görülen ağlama krizleri ve öfke nöbetleri konularında açıklamalarda bulundu. GÜNDEM .
Önceliklemıyıklanma ve ağlama krizleri artık çok sık boyutta gelir oldu. En ufak yapma, etme, olmaz, hayır gibi kelimelerde hemen başlıyosun ağlamalara. Hatta bazen resmen AĞLAMAN geliyor, sebep olmasına gerek yok yeterki AĞLA.
Özellikleokul öncesi dönemdeki çocuklar için duygu ve düşüncelerin ifade edilebileceği en uygun ortam oyundur. Çocukta Oyunun Gelişim Aşamaları. * 0-12 Ay - Bebek dünyayı tanımak için duyu organlarını kullanır.Tekrarlanan manipulatif, tekrarlanan oyunlar oynarlar (Cee-e J) Kendi bedenini ve annenin bedenini tanımak.
Merhaba4 yaşındaki Kızımın ağlama krizleri vardı çaresini bulamadik internetten pinar hanımı buldum giitk yardımları ve tavsiyeleri sayesinde Kızımın ağlama krizleri ve kötü davranislarinın çaresini bulduk.kendimede kizima yanlış davrangimi çok teşekkürler pinar kaya döşlü.yardıma
Depresyonve tedavisi: Bu arada psikolojim çok bozuldu. Sık sık ağlama krizleri, öfke patlamaları yaşıyordum. Böylece 29 yaşında psikiyatra gitmeye başladım. Doktorun teşhisi, Opsesif kompulsif bozukluk oldu. 29 yaşından 33 yaşına kadar Seroxat Kullandım. 1 yıl boyunca ayda bir doktora gitmeye devam ettim. Doktor sadece
x25G. Çocuklarda Ağlama Krizleri Çocuklarda Ağlama Krizleri Huysuzluk krizi olarak da bilinen ağlama krizleri çocuklarda sık sık rastlanan bir durumdur. Ağlama krizi nedir ve nasıl çözüm bulunur sorusu aileler tarafından cevap bekleyen sorulardan birkaçıdır. Çocuklar özellikle 5 yaşına kadar genellikle haz peşinde oldukları için her istediklerini yaptırmak için inanılmaz çaba harcar. Bunun en kolay yolu da ağlamaktır. Eğer ki anne baba bilinçliyse ve çocukların bu biçimde bir şey elde edemeyeceğini anlamasını istiyorsa çocukların bir kısmı buna zaman ile alışabilir. Fakat bu konuda ısrarcı hatta inatçı olan çocuklarda ise durum ağlama krizlerine kadar gider. Öyle ki anne baba çocuğun istediğini yapsa daha ağlama krizi bir süre daha devam edebilir. Peki bu durum ile baş etmenin bir yolu var mıdır? Ağlama Krizinin Sebebini araştırmak Gerekir Çocuklar sadece istediklerini yaptırmak için değil güvende hissetmediklerinde ya da korktuklarında da sık sık ağlama krizlerine girebilir. Bu durumu kendi lehine çevirene dek de bunu devam ettirir. Öfke ya da kafa karışıklığı gibi sebepler de krizin başka sebeplerindendir. Fakat bu krizlerin sebebi ne olursa olsun çocuğun ağlamanın bir iletişim biçimi olmadığını net bir biçimde anlaması ve bu durumu kabullenmesi gerekir. Bu nokta da ailelere büyük rol düşüyor. Çocuklar 2 yaşından itibaren basit kelimeler ile kendilerini ifade edebilmektedir. Bu neden ile ağlayarak iletişim kurmak yerine artık tek kelime ile de olsa ağlamadan isteklerini belirtmesi gerektiğini öğretmek gerekir. Ağlama Krizlerinden Kurtulmanın Yolları 3 yaşından 5 yaşına kadar ise çocukların artık cümle kurabilme dönemleridir ve bu süre içerisinde kelime gelişimi desteklenmelidir. Bu durumda çocuklar kendilerini daha net olarak ifade edebilir. 5 yaşından sonra ise okul dönemine kadar çocukların artık her istediğini istediği an gerçekleştiremeyeceklerini ve bazı ihtiyaçları karşılamak için beklemek gerektiğini öğrenmeleri gerekir. Bu davranış biçimi okul çağına başlamadan önce çocukların öğrenmesi gerekir. Bu durumda çocuklarda görülen ağlama krizleri en az seviyeye düşecek hatta zaman ile yok olacaktır. Çocuklarda ağlama krizleri ciddi boyuta ulaşır ise fevri davranmamak gerekir. Çünkü bu gibi durumlarda çocuklar kendini kaybedecektir. Süreci iyi yönetmek için sakin olmak ve çocuğu yalnız bırakmamak gerekir. Grip Aşısı ne zaman Vurulmalıdır Tıklayınız… Başa dön tuşu
Gelişimsel olarak 18 ayda başlayan ve 36 aya kadar devam eden 2 yaş sendromu’ her çocukta görülse de aynı şiddette seyretmiyor. Bunun nedeni ise her çocuğun mizaç olarak farklı olmalarının yanı sıra ebeveynlerinin da farklı tutumlar sergilemeleri. Uzman Klinik Psikolog Mine Şahbaz, çocuklarda 2 yaş sendromu’nun ebeveynler tarafından dikkatle yönetilmesi gereken önemli bir süreç olduğunu belirterek, “Sendrom adıyla duyduğumuz bu süreç aslında bebeklikten çocukluğa geçişin yansımasıdır ve özerkleşme çabasıyla çok sağlıklı bir gelişimin parçasıdır. 2 yaş sendromu’nu ergenlikten önceki ilk bireyselleşme süreci olarak da nitelendirebiliriz. Ebeveynlere itiraz etmeden de onlardan ayrışmak, bireyselleşmek mümkün değildir. Çocuğun ağlaması, öfkelenmesi veya inatlaşması değil anne ile babanın verdiği davranışsal tepkiler süreci daha zorlayıcı hale getirebiliyor. Çocuklardaki bu süreci rekabet ve güç savaşına dönüştürmemek gerekiyor. Aksi halde çocuğun bireyselleşme süreci sekteye uğrayabiliyor ve çocuk ebeveynlerinin sevgisini kaybetmemek için bebeksi pozisyonda kalma çabasına girebiliyor.” diyor. Öfke patlamalarını yarıda kesmeyin Çocuklarda 2 yaş sendromu’nda ağlama krizlerine ve öfke patlamalarına alan açmak, bir başka deyişle içinden gelen yoğun duyguyu dışarı yansıtabilmesine gerek ağlama gerek bedensel tepkilerle izin vermek ve bu duyguları kesmemek çok önemli. Zira, dışarı yansıtılamayan duygular kaybolmuyor, aksine bastırıldıkları için psikosomatik olarak beden üzerinden ifade yolu buluyorlar. Bu duyguları yaşadığında sakinleşinceye dek yanında beklemeniz, ona iyi geliyorsa sarılmanız, tıpkı bebeklik dönemlerinde yaptığınız gibi hımm hımm’ gibi yumuşak bir ses tonu ile sürecine eşlik etmeniz, hiçbirini istemiyorsa sessizce beklemeniz sağlıklı olacaktır. Küsmeyin, odasına yollamayın “Ağlama krizlerinde çocuğa küsmek, onu odaya yollamak ve bağırmak kesinlikle olmasını istemediğimiz tepkilerdir” uyarısında bulunan Uzman Klinik Psikolog Mine Şahbaz, bunun nedenini şöyle açıklıyor “Çocuğu yalnızlaştırarak sakinleşmeye zorlamak ileride güvensiz hisseden ve zor zamanlarında yardım isteyemeyen birey olmasına sebep olabiliyor. Dolayısıyla sakinleşinceye dek yanında kalmanız bu anlamda önemli olacaktır.” İnat ediyorsa, seçenek sunun Bu dönemde çocuğunuzun tepkilerinin arkasındaki duyguyu yakalayabilmeniz büyük önem taşıyor. Uzman Klinik Psikolog Mine Şahbaz, 2 yaş sürecinin çocukların sınır algısının oluşmaya başladığı bir dönem olduğunu belirterek, şöyle devam ediyor “Anne ve baba olarak ne çok serbest olmalı ne de çok katı durmalısınız. Çocuğunuza seçenek sunarak, kararı o veriyormuş gibi hissettirmeniz kişilik gelişimine fayda sağlayacaktır. Bunun yanında seçenek sunulamayacak bir durum ise yaşadığı hayal kırıklığına eşlik etmeniz yeterli olacaktır. Çocuğunuz yediği yemeye itiraz edebilir ya da sizin seçtiğiniz pijamayı giymek istemiyor olabilir. Böylesi anlarda onun sınırlarına bir adım geri çekilerek alan açmanız gerekiyor. Bunu şimdi yemek istemiyorsun, ben yanlış anlamışım’ diyerek birkaç saat sonra yemek teklif edebilirsiniz. Giymek istemediği pijama yerine makul bir şeyler giymesi için seçenek sunabilirsiniz” “Beni üzüyorsun, canımı acıttın” demeyin Çocuğunuzun vurma davranışı varsa, canımı acıttın’, bak beni üzüyorsun’ gibi cümleleri kesinlikle sarf etmeyin. Zira, bu tür söylemlerin çocukta suçluluk hissinin artmasına neden olacağına işaret eden Uzman Klinik Psikolog Mine Şahbaz, “Suçlanan çocuk da bu davranış döngüsünü devam ettirme eğiliminde olacaktır. Bunların aksine çocuğunuz size vurduğunda durdurmalı ve bana vuramazsın, birbirimize vuramayız’ cümleleriyle bunu size yapmaması gerektiğini hatırlatmalısınız. Sizin yıkılmadan, ona suçluluk hissettirmeden olumsuz tepkilerini göğüslüyor oluşunuz, bu süreci daha sağlıklı geçirmesine büyük katkı sağlayacaktır. Bana değil yastığa vurabilirsin, topa vurabilirsin’ gibi sonrasında yönlendirmeler yapabilirsiniz. Onun size kızdığını ve bu sebeple böyle davrandığını, bunu gördüğünüzü ama çözümün vurarak olmaması gerektiğini kriz anlarından sonra çocuğunuza söyleyebilirsiniz.” bilgisini veriyor. Birlikte oyun oynayın Evinizde duyusal oyunları ve oyuncakları arttırmanız, çocuğunuzun sakinleşmesini kolaylaştıracaktır. Hamurlar, su oyunları, yumuşak toplar ve sesli müzik aletleri gibi bedenden gelen zorlayıcı duyguları boşaltabileceği bir alan yaratmanız, gün içinde yaşadığı stresi oyuncaklar aracılığıyla bırakmasını sağlayacaktır. Bedensel hareketli oyunları ev içinde çocuğunuzla birlikte oynayarak onun işbirliğine daha açık hale gelmesini sağlayabilirsiniz.
merhabalar ezgi hanım size oglum hakkında bir kaç konu beyan etmek istiyorum ve sizce ne yapmalıyım yani bi destek almam gerekirmi yoksa 2 yaşında ki bi cocgun yapıcagı hareketler mi ilk cocugum oldugu için pek bi bilgim yok kitaplar yeterince yeterli olmuyo malesef sorun şu ki bi memnuniyetsizlik gün içinde aşırı duygu degişikliği bu bna normal geliyodu istedigi herşeyi tabi ki zararlı birşey degilse yapıyoruz ama bu sefer yapamadıgımız birşeyde istedigi olmadıgı zaman ani ani kriz geciriyo sanki kndini yere atıyo bagrıyo etrafa zarar veriyo dagıtıyo her yeri annesi olarak durduramıyorum sakinleştiremiyorum daha cok aglmaya başlıyo durumu iza etmeye calısıyorum falan ama olmuyo sizce ne yapmalıyım bu durumda bi psikolağa gitmelimiyiz bu durum yemek yemesini cok etkiliyo gun boyunca az besleniyo ne yapsam yemiyo yani yeterince besin almıyo durumumuz böle ve bu durum gercekten bi anne olarak bni cok korkutuyo sizce ne yapmalıyım.. Cevaplar 2 Merhabalar , çocuğu görüp değerlendirmek çok daha sağlıklı . İstanbul da yaşıyorsanız iletişim kurabiliriz .Sevgiler 11 Ekim 2017 0807 evet istanbul/ Çekmeköydeyiz 12 Ekim 2017 1541 ezgi_albas dan bana ulaşabilirsiniz 13 Ekim 2017 0936
2 yaş sendromunun en belirgin özelliği; ebeveynlere göre anlamsız sebeplerden çıkan ve bitmek bilmeyen ağlama krizleri. Genellikle 1-3 yaş arasında yoğun olarak görülür. Bu davranışa sebep olan etken temelde; bu dönemde çocukların sosyal ve duygusal becerilerinin yeni gelişiyor olması ve çocukların duygularıyla baş etmeyi ya da ifade edebilmeyi bilmiyor olması. 2 yaş sendromu ağlama krizleri, çocukların bu büyüme döneminde gösterdikleri doğal bir tepkidir. Çocuklar bu sendrom döneminde birey olmaya başlarlar, istediklerinin olmadığı durumda yoğun hayal kırıklığı hissiyle baş başa kalırlar. Bu yoğun duyguya karşılık ise ağlamaktan başka bir baş etme mekanizmasına henüz sahip değildirler. Ne kadar sürer? 2 yaş sendromu ağlama krizleri ortalama olarak 15 dakikadan az sürer ve günde en fazla 5 kez olması beklenir. İki kriz arasındaki ruh halinin de pozitif olarak tanımladığımız, mutsuz olmadığı şekilde sürmesi önemlidir. Kendisine ya da yakınındakilere zarar vermemesi gerekir. Bu durumların üzerindeki davranışlarda profesyonel destek almayı öneririz. Neden olur? İstedikleri şey olmadığında genelde engellenmiş hissi yaşarlar. Keşfettikleri ve çevrelerindeki tüm bilgiyi emdikleri dönemde bu engellenmişlik hissi hayal kırıklıklarına sebep olur. Çocuğun isteklerine “hayır” demeyi en aza indirmek için çevre düzenlemesini öneririz. Örneğin çevrede almak isteyebileceği ama tehlikeli olabilecekleri göremeyeceği yerlere kaldırmak, B planı olarak dikkatini dağıtacak şeyler bulundurmak faydalı olacaktır. Çocuk dikkat çekmek için bu davranışı sergiliyor olabilir. Ebeveynleri onunla ihtiyacı kadar ilgilenmediği durumda çocuk eksiklik hissi yaşar ve bunu ağlayarak gösterir. Bu durumları yaşamamak için çocukla geçirilen keyifli zaman yaratılmasına dikkat edilmelidir. Çocuğun pozitif zamanlarda ailesi ile zaman geçirmesi, daha sonra ağlayarak bunu talep etmesini engeller. Ayrıca çocuk ağladıkça onunla ilgilenmek; bir süre sonra öğrenilmiş davranışa dönüşebilir. Çocuk ağlamadığı durumlarda ilgilenmeyip, çocuk ağladığında onunla ilgilenirseniz çocukta bu “ağlarsam annem benimle ilgilenir” kodalamasını oluşturur. Henüz kendilerini tam olarak anlatamadıkları, çevreleri tarafından da anlaşılmadıkları bir dönemdir. Kendilerini ifade etmekte yaşadıkları zorluk, çocukları bu sürece itebilir. Ayrıca düzen çocukların daha sakin olmaları konusunda önemli bir faktördür. Çocuklar doğduklarından itibaren düzene duyarlıdır. Düzenli beslenme saatleri, uyku saatleri, çevrenin düzenli olması ve genel olarak eşyalarının aynı yerlerde olması oyuncaklarının yerlerinin belli olması, kıyafetlerine her zaman aynı yerden ulaşabiliyor olması gibi… Ağlama Krizinde Neler Yapılmalı? Sakinliğinizi koruyun Ebeveynin sakin kalması en önemli konudur. Eğer ebeveyn telaşlanır, kızar, üzülür ise bu durum çocuğa direkt geçer ve ağlama krizini tetikler. Bu nedenle ilk adım sakin kalmak olacaktır. Anlamaya çalışın Sakinliğinizi korurken çocuğunuzun ağlama sebebini bulmaya çalışabilirsiniz. Fiziksel bir sorunu olabilir mi aç olması, düşmüş ya da bir yerini acıtmış olması, yorgun ya da uykusuz olması gibi. Böyle bir durum varsa çocuğunuzun sakinleşmesini bekleyip ona sevginizi gösterdikten sonra öneri sunabilirsiniz hadi birlikte şunu yapalım ne dersin gibi. Ancak öneri sunmak için biraz sakinleşmesini beklemelisiniz. Tabii sonraki süreç için de fiziksel ihtiyaçlarını düzenli olarak karşılamaya özen göstermelisiniz. Çocukların uyku saatleri kaçtığında huzursuzlukları artabilir ve ağlama krizini tetikleyebilir. Eğer fiziksel bir sorunu yoksa, istediği bir şeye olmaz dediğiniz için ağlıyorsa sakinleşmesini bekleyin. Ağladıktan sonra kabul edip istediğini yaparsanız bunu yanlış kodlayacak ve her istediği için ağlamaya başlayacaktır. Sonraki süreç için çocuğunuz bir şey istediğinde mantıklı ise yapabilirsiniz, çocuğun keşfetmesi için esnek bir çevreye sahip olmasını destekleyebilirsiniz. Tehlikeli ya da yapmaması gereken bir şey ise dikkatini farklı yönlere çekebilirsiniz. Anladığınızı gösterin İstediği şeyi onaylasanız da onaylamasanız da onu anladığınızı cümlelerle ifade edebilirsiniz. Çocuğunuzun isteğini farklı cümlelerle ve hatta aynı cümlelerle tekrarlayın. Onu anladığınızı görmesini sağlayın. Yanında sessizce bekleyebilirsiniz Sebepsiz bir ağlama krizi sırasında çocuğunuzun yanından ayrılıp onu daha çok yalnızlaşmış hissettirmemelisiniz. Ne yaparsa yapsın çocuğunuzun yanında olduğunuzu bilmeli. Sevginizi gösterin Ağlama krizi esnasında sakinleştirmeye çalışmak çok ie yaramayacaktır. İyi gözlemleyip sizin müdahale etmenize izin verdiği anı bulmalısınız. Bu anda çocuğunuza sarıldığınızda, sevginizi gösterdiğinizde sakinleşmesini destekleyebilirsiniz. Yer değiştirin Ağlamaya başladığı anda, ve krizin büyüyeceğini düşündüğünüz anda hızlıca yer değiştirip dikkatini dağıtabilirsiniz. “Sen bunu görmüş müydün” gibi şaşkın bir ifadeyle konuştuğunuzda dikkati size kayabilir. Olay yerinen uzaklaşıp farklı şeylerden konuşmaya başlayabilirsiniz.
2-3 Yaş Sendromu2-3 Yaş Sendromunun Belirtileri Nelerdir?2-3 Yaş Sendromundaki Çocuklara Nasıl Davranmalı?Dedektiflik YapabilirsinizYaratıcı Olmalısınız4–5 Yaş Evresindeki Çocuklar4-5 Yaşındaki Çocuğunuza Nasıl Davranmalısınız?Kâbuslarına Nasıl Tepki Vereceğinizi BilinOlumlu Örnekler Gösterin Çocukların yaşadığı korkular çoğu zaman mantıksız ve gerçek dışı görünse de, çocuklar için dünya gerçek ve hayal ürünü tehditlerle doludur. Anne babadan ayrılmak, karanlıkta uyumak, odayı basan öcüler… Biliyor musunuz? Bazı kaygılar, çocuğun dikkatli olmasını sağlayarak güvenliğine hizmet ettiği için sağlıklıdır. Hatta bebek içgüdüsel olarak düşmekten ve yüksek seslerden korkar. Korkular, çoğu zaman çocuğun büyümesiyle kendiliğinden yok olur. Ancak bu korkular sürer ve çocuğu tamamen etkisi altına alırsa, üstesinden gelebilmek için çocuğunuz yardımınıza ihtiyaç duyacaktır. Bu noktada çocuğunuzu gözlemlemeniz ve onun hareketlerini, korkularını anlayabilmeniz çok önemlidir. 0-2 Yaş Anne Bebek İlişkisi hakkındaki bu yayını izleyerek yaşadığınız zorluklara çözümler bulabilirsiniz 2-3 Yaş Sendromunun Belirtileri Nelerdir? 2 ve 3 yaşlarındaki çocuklar alışkanlıklarına son derece bağlı olur. Alışılmışın dışında herhangi bir görüntü ya da ses paniğe kapılmasına neden olabilir. Aniden çalıştırılan elektrik süpürgesi bile korkmasına yol açabilir, çünkü çevresini tanıdığı halde henüz neler olup bittiğini tam olarak anlayamaz. Bebeğinizi ve onun korkularını anlamak istiyorsanız size şu örneği verebiliriz Elektrik süpürgesinin evi temizleyip tozları içine çektiğini bilse de, kendisini de içine çekmeyeceğinden emin olamayabilir. Bu yaştaki çocukların korkuları yaşanılan kötü bir tecrübeyle filiz verir. Örneğin, yaş gününde aniden patlayan balon yüzünden korkup ağlayan çocuk ondan sonra tüm balonlardan korkabilir. 2-3 Yaş Sendromundaki Çocuklara Nasıl Davranmalı? Dedektiflik Yapabilirsiniz Eğer çocuğunuz neden korktuğunu söyleyemiyorsa, ipuçlarını değerlendirin. Örnek İki yaşındaki çocuğunun giyinirken korktuğunu fark eden anne, belirli bir süre gözlemledikten sonra sorunun sadece düğmeli gömlek olduğunu keşfeder; çocuk henüz düğmelerini tek başına açamadığından, kendini gömleğin içine hapsedilmiş hissetmektedir. Yaratıcı Olmalısınız Çocuğunuzun kendini güvende hissetmesini sağlayacak yolları deneme-yanılma yöntemiyle bulabilirsiniz. Bu yaştaki çocuk için başvuracağınız yol ne kadar görsel olursa, alacağınız sonuç o kadar başarılı olur. Örnek Eğer çocuğunuz küvetin deliği tarafından yutulmaktan korkuyorsa, deliği bir bez parçasıyla tıkayabilirsiniz. Çocuğunuzun Bakış Açısını Değiştirin! Çığlığı basması için böceğin gölgesini bile görmesi yeterli geliyorsa, ona zararsız böcekler hakkında kitaplar, hikayeler okuyun, onunla birlikte böcek resimleri çizin. Eğer çocuğunuz böcekten korkma düşüncesine son verirse, gerçek böceklere karşı duyduğu korkuyu da yenebilir. Yanlış Düşünceleri Kafasından Silin! Saç kestirmenin büyütülecek bir şey olmadığını, zira saçların acımayacağını, kanamayacağını, kuaförün kulağınızı kırpmayacağını biliyorsunuz. Çocuğunuz da doğru bilgileri öğrendikçe daha az korkmaya başlayacaktır. 4–5 Yaş Evresindeki Çocuklar Soyut konuları anlamaya başladıkça, okul öncesi çocuğun korkuları daha karmaşık bir hal alır. Gözlerinin gördükleri kadar zihninin oynadığı oyunlar da korkmasına neden olur. Çocuk, yatağın altındaki canavarlardan, anneyle baba giderse kendisine ne olacağından bu yaşta korkmaya başlar. Dolayısıyla bu yaş dönemi kâbusların da en çok görüldüğü dönemdir. Henüz gerçekle hayal ürününü birbirinden ayırmakta güçlük çeken okul öncesi çocuk için gece gördüğü kâbuslar fena halde gerçektir. 4-5 Yaşındaki Çocuğunuza Nasıl Davranmalısınız? Onun Sorularını Dikkatle Yanıtlayın Bu yaşlardaki çocuğu en çok endişelendiren şey neler olabileceğini düşünmektir. “Dikkat köpek var” yazısını gördüğünde korkarsa, onu sakinleştirmek için köpek davranışını izah edin. Ancak, kısaca “Köpek sana zarar vermez” demek yerine daha ayrıntılı bir anlatımı tercih edin “Köpek tanımak için önce seni koklar. Köpek havlar, çünkü köpekler böyle konuşur” gibi bir iletişimi tercih etmelisiniz… Kâbuslarına Nasıl Tepki Vereceğinizi Bilin Kâbus gördüğünde çocuğunuzu sakinleştirin, ancak, örneğin gece sizinle uyumasına da izin vermeyin. En iyisi kısaca onu teselli ederek yatağına geri yatırmaktır, aksi halde korkusunu onaylamış olursunuz. Olumlu Örnekler Gösterin Eğer çocuğunuz atlıkarıncadan korkuyorsa, baskı yapmadan ağabeyini ya da korkmadan atlıkarıncanın keyfini çıkaran bir yaşıtını örnek gösterebilirsiniz. Kendisiyle özdeşim kurabileceği birini görmek, korkusuyla yüzleşmesini sağlayarak onu bir parça cesaretlendirebilir. Duygularına Saygı Gösterin Çocuğun korkularıyla dalga geçmek ya da onu, kendisini ürküten bir durumla yüzleşmeye zorlamak çoğu zaman ters teper. Fakat korkularına gereğinden fazla ilgi göstermek de doğru olmaz; gerçekten tehlikede olduğuna kendini ikna edebilir. Örnek Her şimşek çaktığında çocuğunuzun ödü kopuyorsa, ona kızmak ya da sıkı sıkı sarılmak gibi içinizde kabaran duygularınızı bastırın, bunun yerine onun boyuna inerek, yüzüyle aynı hizaya gelerek onunla konuşmayı deneyin. Unutmayın, onlar henüz çok ufak olsalar da yaşadıkları şeyler çok da ufak olmayabilir… Onları anlamaya, anlamlandırmaya ve sorunlarına çözüm odaklı yaklaşmaya özen gösterin.
2 5 yaş ağlama krizleri